Apartman ve Site Yönetimi İşine Başlarken

Apsiyon eğitimlerimizde yeni katılımcılardan, hatta bazen ciddi tecrübeye sahip olmasına karşın kendi işini kurmak isteyen katılımcılarımızdan gelen sorulardan biri de apartman ve site yönetim işine girmek istediklerinde nasıl ve nereden başlayacakları ile ilgili sorulardan oluşuyor. Biz de bu tarz sorulara topluca cevap vermek adına sizlerle paylaşımda bulunmak istiyoruz. Tabii ki açıklamalarımız konut yönetimi iş fikrinin değerlendirilmesi, zayıf ve kuvvetli yanların dikkate alınması, finansal kaynaklar ve risklerin nelerden ibaret olacağı gibi hususları kapsamaktan ziyade bu aşamalara yardımcı olmak amacıyla yazılmıştır. 

Yönetim İşinde Neredeyim, Ne Kadarım? 

Öncelikle kişilerin kendilerine sormaları gereken belki de ilk soru apartman ve site yönetiminde sahip oldukları bilgi ve tecrübenin durumudur. Her işte olduğu gibi konut yönetim işinde bilgi ve tecrübe oldukça önemlidir. Üniversitelerde emlak yönetimi ile ilgili başta iki yıllık olmak üzere birkaç farklı eğitim programı bulunmaktadır. Bu programlara katılarak diploma sahibi olmak temel bilgilere sahip olmak açısından oldukça önemlidir. Bu tarz eğitimlerin faydalı olmayacağına dönük düşüncelere sahip olanlar olsa da konunun kapsamı ve karşımızda nasıl bir sektör olduğunun bilinmesi açısından kişilere katkı sağladığı yadsınamaz bir gerçektir. Bize göre bu tarz eğitimlere gereken önemin verilmesi durumunda bireylerin oldukça önemli temel ve gerekli bilgiler edineceğine inanıyoruz. 

Öte yandan kısa süreli sertifikasyon programlarına da katılmak mümkündür. MEB onaylı ya da üniversitelerin açmış olduğu eğitim programlarına katılarak da belirli ya da temel konularda eğitimler alarak kişiler eksik olduğu hususlarla ilgili kendilerini yetiştirebilirler. Bilindiği üzere Apsiyon Akademi de bu konuda uzun yıllardır sektöre destek vermeye devam etmektedir. Bu konuda daha fazla bilgiye ihtiyaç duyanlar bizimle de irtibata geçebilirler. Tecrübe konusu da eğitim kadar önemlidir. Bu alanda hiç tecrübeniz yoksa ancak profesyonel olarak bu işe başlangıç yapmak niyetindeyseniz öncelikle (ve hatta bize göre mutlaka), birkaç eğitim programından eğitim alarak alt yapınızı oluşturduktan sonra küçük ölçekli bir iki apartman yönetimini fiilen yöneterek bu işi tecrübe etmeniz iyi bir başlangıç olabilir. Diğer yandan hali hazırda konut/tesis yönetimi konusunda piyasada profesyonel hizmet veren şirketlerin bünyesinde görevler alarak da tecrübe edinmek mümkündür. Son söz olarak ifade edilmelidir ki tecrübemiz nasıl ve ne derece olursa olsun kısa ya da uzun süreli konu ile ilgili eğitim programlarına katılmaya da devam edilmelidir.

Yöneticilerin Bilmesi Gereken Muhasebe Terimleri Nelerdir?

Şirket Mi Şahıs İşletmesi Mi? 

Önemli bir soru grubu da bu işe girmek ya da farklı şekillerde devam etmek isteyenlerden nasıl bir işletme türü kurulması ile ilgili olarak geliyor. Bu işte belli bir tecrübem var nasıl başlamalıyım? Şahıs işletmesi kurulması kolay ve daha az maliyetlidir. Aylık masrafları şirketlere göre daha düşüktür. Bireysel olarak bu işte girişimci olmak isteyenler özellikle portföylerinde apartman ve site yönetimi az ise şahıs işletmesi kurarak bu işe başlayabilirler. İlerleyen yıllarda istedikleri hedeflere ulaştıklarında şirketleşme süreci yeniden gündeme alınabilir. Şahıs işletmesi şahıs şirketleri ile karıştırılmamalıdır. Şahıs şirketleri Türk Ticaret Kanunu’na (TTK) göre kurulur ve farklıdırlar. 

Diğer yandan birden fazla kişi ile girişimde bulunulacaksa ya da çok sayıda müşteriye sahip olunduğunda şirket kurmak da kaçınılmaz bir zorunluluktur. Aylık masrafları ve kuruluş maliyetleri şahıs işletmelerine göre daha fazladır ve TTK hükümlerine tabidirler. Bu konuda danışmanlarınızla geniş çaplı istişareler sonucunda hangi şirketin sizin için daha iyi olacağına karar vermeniz gerekir. Özellikle ülkemizde limitet şirket ya da anonim şirketler tercih edilmektedir. Limitet ve anonim şirketler sermaye şirketleridir ve ortaklar şirket borçlarından sorumlu olmayıp, sadece taahhüt ettikleri esas sermaye paylarını ödemekle yükümlüdürler.  Bir diğer yandan ortaklar arası ilişkiler, ortakların ve şirketlerin vergi kanunları karşısındaki durumu ve kimlerin kanuni temsilci olacağı (müdür ya da yönetim kurulu üyesi gibi) da ayrıca dikkate alınması gereken konulardır.